19 Aralık 2008 Cuma

Sen bir tavuksun !

Bir zamanlar, büyük bir dağın tepesinde bir kartal yuva yapmış. Bir süre sonra kartalın, dört adet yumurtası olmuş. Yumurtalar henüz kuluçka dönemlerindeyken dağda bir deprem olmuş. Kartalın yuvasındaki dört yumurtadan biri, depremin şiddetiyle yuvadan düşüp, dağın tepesinden yuvarlana yuvarlana vadideki bir çiftliğe dek ulaşmış. Bu çiftlik, bir tavuk çiftliğiymiş. Çiftlikteki tavuklar, kendi yumurtalarına pek benzemeyen bu değişik ve biraz da büyük yumurtayı sahiplenmek istemişler. Yaşlı bir tavuk, yumurtayı koruması altına almış ve öteki yumurtalardan çıkacak yavrulardan ayırmaksızın büyütmeye karar vermiş.

12 Aralık 2008 Cuma

BASİT YAŞAMAK

Basit yaşayacaksın.Mesela susayınca su içecek kadar basit.Dört çıkacak, ikiyi ikiyle çarptığında.Tek düğmesi olacak elindeki cihazın;tek bir düğme, tek bir cümle gibi;sevince lafı dolandırmadan söylediğin“seni seviyorum” gibi.Basit bir öpücük yetecek sana;basit sıcak bir öpücükve o öpücükle dolacak tüm günlerin, tüm düşlerin.O öpücük için yapacaksın hayatının kavgasını,o öpücük için yiyeceksin hayatının dayağını.Kabak çekirdeği verecek sanarakamların veremediği mutluluğu.El yazısıyla yazılmış eğri büğrü bir mektup olacaken değerli kağıdın;hep yanında taşıdığın,atmaya kıyamadığın.İki harekette giyiniverecek,iki harekette soyunuvereceksin.Kısacık olacak uyanmanve yola çıkman arasında geçen süre;kısacık olacaksıcacık kollara dolanmanve yolculuklara çıkman arasında geçen süre.Kendin bile anlayabileceksin yazdıklarını;bakışların bile anlatabilecek kendini.Beklentilerin de basit olacak.Kaf Dağı’nın önünde bekleyecek mutluluklar.Bir ıslıkta bulabileceksin en uzun dostluk romanını;ya da bir damla gözyaşı yaşatacak sanaen ucuz aşk romanını.Pankreasının sağlığına dua edeceksin kapatırken gözlerini.Zafer işareti yapacaksın tuvaletten çıkarken.Bir kaşarlı tost olacak aradığınnasıl oturacağını bilemediğin sofrada;parmakların olacak en kıymetli çatalın.Yine, aynı parmaklar çözecek en karmaşık denklemleri.İskender’in kılıcı duracak avukat rehberinin yanında.Bir filarmoni orkestrası veremeyecek sanakontrplak bir gitarda, doğru basılmış bir“fa diyez”in mutluluğunu.Makyajın ilk “a” sına kadar bilmen yetecek.Temizlik kokacak en pahalı parfümün“Bilmiyorum” diyebileceksin bilmediğindeve çok normal olacak onu da bilmeyişin.Tek dereden su getirmen yetecek,bir “istemiyorum” diyebilmeye.Ne durduğu fark etmeyecek abanın altında.Saatin, sadece saati gösterecek;Telefonunu sadece telefon etmek için kullanacaksın.Küçük bir not defteri olacak bilgini en hızlı sayan.Basit yaşayacaksın, basit.Sanki yaşamın bir gün sona erecekmiş gibibasit...düş hekimi yalçın ergir

11 Eylül 2008 Perşembe

Sizi Anlamalarını Sağlayacak Bir Ortam: Bloglar

Ağırlığı kilolarca, bir sürü sayfa arasından bilgi bulmak artık geçmişte kaldı. Sanal öğrenme platformları ve seçenekleri dünyamıza damgasını vurmuş durumda. Son yıllarda web teknolojilerinde yaşanan gelişmeler, bilgiye erişim ve bilgiyi sunma hızımızı tahminlerin çok ötesine taşıdı. Artık herhangi bir konuda yeni bir bilgi edinmek istediğimizde yaptığımız ilk iş arama motorlarını kullanmak oluyor. Almayı planladığınız yeni bir cep telefonu, gitmeyi planladığınız tatil mekanı, dizüstü bilgisayarlar, arabınız, hatta almayı planladığınız ev için bile önce internete başvuruyorsunuz.Arama motorları merak ettiğimiz bir konuda bize birkaç saniyede binlerce adres sunuyor. Birbirine organik bir şekilde bağlı milyonlarca internet adresini barındıran web, dışarıdan hiçbir zorlama olmadan, yalnızca kendi meraklarımız ve kendi inisiyatifimiz doğrultusunda, yeni bir şeyler öğrenmek için başvurduğumuz ilk kaynak oluyor. Bir zamanlar, yalnızca şirketler tarafından bilgi sunulan bir ortam olan web, şimdilerde kullanıcıları tarafından şekillendirilen bir platform olma yönünde emin adımlarla ilerliyor. Web sayfalarının pek çoğunda, okuduğunuz bir metne, bir habere yorumlarınızı ekleyebiliyor, konu ile ilgili kişisel düşüncelerinizi ya da deneyimlerinizi paylaşabiliyorsunuz. Bu alanda ise bloglar en büyük kaynakları oluşturuyor.Türkiye’deki internet kullanıcılarının büyük bölümü için, şimdilik bir muamma olan bloglarda, insanlar görüşlerini özgürce ifade edebiliyor, bu ortamları internet üzerinde seyir defteri olarak da düşünmek mümkün. Günümüzde internete yön veren google, yahoo, MSN gibi tüm şirketlerin hemen hepsinin bir blog servisi var ve blog’lar internetin geleceğini ciddi biçimde etkileyeceğe benziyor.Internet kullanıcıları deneyimlerini, bu bloglar vasıtası ile milyonlarla paylaşabiliyor. Kimi zaman bir üründen ne kadar memnun kaldıklarını anlatıp herkese tavsiye ederken, kimi zaman gündemdeki bir konuya karşı görüşlerini dile getirebiliyorlar. Blogların interaktif tarafı ise bu yorumların üzerine isteyen herkesin de kendi görüşlerini ekliyebiliyor olması. Tarafsızlığı su götürmeyen bu alanlarda ürünleriniz hakkında etkileyici ve tetikleyici satırların yer alması ise gerçekten etkili olabiliyor. Günümüzde birçok köşe yazarın bile daha çok kişiye ulaşmak için kendi bloglarını kurduklarını veya interaktif alanları tercih ettiğini düşündüğümüzde etkisinin ne kadar büyük olduğunu görebiliyoruz.Kaynak: Bu yazı, Kolay İletişim tarafından, KobiFinans için derlenmiştir.

2 Eylül 2008 Salı

31 AĞUSTOS 2008

Kızım Kardelen'le güzel bir pazar günü geçirdik.
Gün içindeki izlere ilişkin...
Galatasaray'da Yapı Kredi'de Kağıt paralar sergisi vardı!
istiklal caddesi'nde bir pasaj içinde çay içtik,bir kedi uyumaktaydı.
Tepebaşı'nda bir ara sokak.
Fransız Sokağı,Ceneviz sokağı olmuş yeniden ve ne kadar da sıcak bir sokak olmuş,yeniden keşif.
Ve buz gibi bira ,müzik ,renkler ve güzel insanlar.Başka bir ülkede,tatilde miyiz.?
Sultanahmet Köftecisi Tünel'de güzel bir konsept geliştirmiş.Cam önündeki banko-masa da yemeğimizi yerken herkes bize bakıp şaşırıyor,biz güle rek yemeğimizi yemeye çalışıyorduk.Bu kadar da göstere göstere yenmez ki,ya biraz utandık! :)
Kızım'dan o gün yeni bir konsept marka-trend öğrendim!. Cahil kalmışım.Köstebek.com u,Jack 'ı ilk kez tanıdım.Çanta aldık kızıma .
Güzel bir gündü.Bol paylaşımlı,tabana kuvvet beyoğlu,taksim ve istiklal.
ha unutuyordum.İnci Profiterol hala aynı yerde ,ve aynı tatda...

28 Ağustos 2008 Perşembe

Bugün yeni bir yaklaşım öğrendim

Bugün okuduğum -altta kaynağını eklediğim-bir yazıda yaşam dersi olabilecek bir cümle okudum ve deneyimliyorum.


"İleride başınıza gelecek olanlar, bugün başınıza gelenlere bağlı olmayıp ,bugün başınıza gelenlere nasıl tepki gösterdiğinize ve bugün ne yaptığınıza bağlıdır. Ne yaptığınız ise olaylara nasıl baktığınıza yani nasıl düşündüğünüze bağlıdır. "


Yazının tamamı ve yazarı için kısayol:
http://www.ikademi.com/roportajlar/1404-ic-ve-dis-dunyanizin-etkilesimi.html

14 Ağustos 2008 Perşembe

günce

bugünden itibaren güncel deneyimlemelerimi paylaşacağım hepinizle.

Yaşam deneyimlerimi aktaracak,sizlerden yeni deneyimler öğreneceğim.

bir deneyelim bakalım

  FIRTINA GELİYOR! “Amerikan Federal Bankası Fed faiz artışı yaparak fırtınayı başlatacak” diyenler var. İçerde açıklanacak faiz oranı i...