31 Temmuz 2013 Çarşamba

TÜRKÇE DEN VE İLETİŞİMDEN ANLAMAYAN TÜRKÇE ÖĞRETMENİM...

Ortaokulda Türkçe dersinde öğretmen bir konuyla ilgili kompozisyon yazmamızı istemişti. Tüm sınıf bir şeyler yazarken ben tek kelime bile yazamıyordum. Herkes tek tek okudu. Sıra bana geldiğinde ben "yazamadım öğretmenim" dedim. Öğretmenim beni yanına çağırarak "yazmadın ha!" diyerek bir tokat yapıştırdı yüzüme. Sırama geçtim ve yüzümü sıraya kapayarak ağlamıştım. Yazamamaktan değil anlaşılamamaktan dolayı haksızlığa uğradığımı için çok üzülmüştüm,kırılmıştım...Sonrasında yazmaya daha çok odaklandım..Yazabileceğimi hem görmek hem de göstermek istiyordum..Sonraki ilk kompozisyon yazım bir betimleme idi. Bir sobayı konuşturmuştum. Soba bir canlı gibi konuşuyor,duygularını,düşüncelerini anlatıyor bir çok mesajlar veriyordu..Sonradan çok sayıda yazdıkça o türkçe öğretmenim,bak işte oluyor.çok güzel diyordu..Evet yazabiliyordum..Ama Türkçe öğretmenim hala anlayamamıştı! Yazamıyor değildim..YAZAMAMIŞTIM! Ve beni ANLAYAMAMIŞTI! TÜRKÇE ÖĞRETMENİM TÜRKÇEDEN ANLAMIYORDU!

Seçilmişlik Mitinden Evrensel Sisteme: Gezen Projeleri ve Yeni Bir Medeniyet Modeli

 Dünya, uzun süredir bir "seçilmişler" sistematiği üzerinden yönetiliyor. İsrail, kendisini Tanrı’nın seçilmiş kavmi; Amerika is...