1 Temmuz 2024 Pazartesi

Benimle Yapılan Bir Röportaj

Sayın Şahin Candaş kendinizi biraz tanıtır mısınız?

o   Tabii, kendimi tanıtayım. Ben M. Şahin Candaş, mimarlık kariyerimde 40 yılı aşkın bir süredir profesyonel olarak çalışmaktayım. Eğitimimi Türkiye'de tamamladıktan sonra, birçok önemli projede görev aldım. Çalışma alanlarım arasında konut projeleri, ticari yapılar, kamu binaları ve kentsel tasarım projeleri bulunmaktadır. Mesleki hayatım boyunca estetik ve fonksiyonelliği bir arada barındıran, sürdürülebilir ve yenilikçi çözümler üretmeye odaklandım. Ayrıca genç mimarlara mentorluk yaparak, bilgi ve deneyimlerimi paylaşmayı da önemli bir görev olarak görüyorum.

·         Mimarlığa olan ilginiz nasıl başladı? Bu mesleği seçmenizdeki ana etkenler nelerdi?

o   Mimarlığa olan ilgim çocukluk yıllarımda başladı. Küçükken bile çevremdeki binaları ve yapıları dikkatle inceler, nasıl inşa edildiklerini merak ederdim. Bu merak, zamanla tasarım ve yaratıcılıkla birleşti. Ailemde sanata ve tasarıma ilgi duyan kişiler vardı, bu da benim mimarlığa yönelmemde önemli bir etken oldu. Ayrıca, insanların yaşam alanlarını güzelleştirme ve fonksiyonel hale getirme fikri beni hep cezbetti. Mimarlığın, estetik ve mühendislik disiplinlerini bir araya getirerek insanlara daha iyi yaşam alanları sunma fırsatı verdiğini fark ettim ve bu da mesleği seçmemde belirleyici oldu.

·         Bir projeye başlarken ve tasarım yaparken ilham aldığınız kaynaklar veya yaklaşımlar neler oluyor?

o   Bir projeye başlarken ve tasarım yaparken ilham aldığım birkaç temel kaynak ve yaklaşım var. Öncelikle, projenin yapılacağı yerin kendisi büyük bir ilham kaynağıdır. Çevresel koşullar, doğal ışık, manzara ve yerel kültür, tasarımın temel unsurlarını belirler. Ayrıca, kullanıcı ihtiyaçları ve beklentileri de benim için çok önemlidir.

Tasarıma yaklaşırken şu ana noktaları göz önünde bulunduruyorum:

  1. Doğal Çevre: Projenin yer aldığı coğrafi konum, iklim koşulları ve doğal unsurlar. Doğanın sunduğu öğeler, tasarımın temel rehberi olabilir.
  2. Tarih ve Kültür: Bölgenin tarihi ve kültürel dokusu, tasarımlarımı şekillendirmede önemli bir rol oynar. Geçmişin izlerini modern yaklaşımlarla harmanlamak, projelere derinlik kazandırır.
  3. Sürdürülebilirlik: Çevre dostu ve sürdürülebilir tasarım çözümleri üretmek her zaman önceliğimdir. Enerji verimliliği, yerel malzemelerin kullanımı ve ekolojik dengeyi koruma gibi unsurlar üzerinde titizlikle dururum.
  4. Fonksiyonellik: Tasarımın estetik olduğu kadar işlevsel olması da gerekir. Kullanıcıların günlük yaşamını kolaylaştıracak pratik ve kullanışlı çözümler üretmek önemlidir.
  5. Sanat ve Tasarım Akımları: Modern sanat, mimarlık ve tasarım dünyasındaki güncel trendler ve yenilikler, projelerimde ilham kaynağı olarak kullandığım unsurlardır.


 ·     Sürdürülebilirlik ve çevre dostu tasarımlar konusunda nasıl bir yaklaşım benimsiyorsunuz?

o   Sürdürülebilirlik ve çevre dostu tasarımlar benim için mimarlık pratiğimin temel taşlarından biridir. Bu konuda benimsediğim yaklaşım şu temel prensiplere dayanır:

1.      Enerji Verimliliği: Binaların enerji tüketimini minimize etmek için tasarım sürecinde pasif ve aktif enerji verimliliği çözümleri üzerinde çalışırım. Doğal ışığı maksimum düzeyde kullanarak iç mekanlara doğal aydınlatma sağlarım ve ısıtma/soğutma ihtiyacını azaltacak izolasyon ve malzeme seçimleri yaparım.

2.      Yeşil Alanlar ve Doğal Mekanlar: Projelerimde yeşil alanların ve açık hava yaşam alanlarının önemini vurgularım. Bitki örtüsü ve doğal peyzaj unsurları, projenin estetiğini ve çevre kalitesini artırır.

3.      Sürdürülebilir Malzeme Kullanımı: Yerel kaynaklardan elde edilen ve geri dönüşüme uygun malzemelerin kullanımına özen gösteririm. Malzeme seçiminde çevresel etkileri azaltacak, uzun ömürlü ve bakımı kolay alternatiflere yönelirim.

4.      Su ve Atık Yönetimi: Su tüketimini azaltacak sistemlerin tasarımında ve atık yönetimi çözümlerinde yenilikçi yaklaşımlar geliştiririm. Yağmur suyu toplama sistemleri, gri su geri dönüşümü ve atık azaltma stratejileri bu konuda önemli adımlardır.

5.      Çevresel Duyarlılık ve Eğitim: Hem projelerimde hem de müşteri iletişimimde çevresel duyarlılığı teşvik etmeye çalışırım. Kullanıcıların sürdürülebilirlik ilkelerine uygun davranışları benimsemeleri için eğitim ve bilinçlendirme çalışmalarına önem veririm.


·         Mimari tasarım sürecinde teknoloji ve dijital araçların rolü nedir? Hangi yazılım veya araçları kullanıyorsunuz?

o   Mimari tasarım sürecinde teknoloji ve dijital araçlar, son derece önemli bir rol oynamaktadır. Bu araçlar, tasarımın her aşamasında verimliliği artırır, iletişimi kolaylaştırır ve karmaşık projelerin yönetimini sağlar. Ben de bu bağlamda çeşitli yazılım ve araçları aktif olarak kullanmaktayım:

1.      Mimari Tasarım Yazılımları: Tasarımın başlangıcından sonuna kadar, AutoCAD ve ArchiCAD gibi 2D ve 3D mimari tasarım yazılımlarını kullanırım. Bu yazılımlar, projenin detaylı çizimlerini yapmamı ve modellememi sağlar.

2.      Görselleştirme ve Animasyon Araçları: Projelerimi müşterilere veya paydaşlara görsel olarak anlatmak için SketchUp, Lumion veya Autodesk 3ds Max gibi görselleştirme ve animasyon araçlarını kullanırım. Bu araçlar, tasarımın sanal olarak canlandırılmasını ve detaylı sunumlar yapılmasını sağlar.

3.      BIM (Building Information Modeling): BIM yazılımları, projelerdeki verilerin entegre edilmesini ve işbirliği yapılmasını sağlar. Özellikle büyük ve karmaşık projelerde Revit gibi BIM yazılımlarını kullanarak, tasarım sürecini optimize ederim.

4.      Grafik Tasarım Yazılımları: Tasarım sunumları ve proje dokümantasyonu için Adobe Creative Suite (Photoshop, Illustrator, InDesign) gibi grafik tasarım yazılımlarını kullanırım. Bu yazılımlar, projenin görsel kimliğini oluşturur ve sunumlarımın profesyonel görünmesini sağlar.

5.      Proje Yönetimi Yazılımları: Proje sürecini yönetmek ve takip etmek için Microsoft Project veya Asana gibi proje yönetimi yazılımlarından faydalanırım. Bu yazılımlar, zaman çizelgelerini oluşturmak, görevleri atamak ve ilerlemeyi takip etmek için çok kullanışlıdır.


 ·         Neden bir iç mimar ile çalışmalıyız?

o   İç mimarlarla çalışmanın birçok faydası bulunmaktadır:

1.      Estetik ve Fonksiyonellik Dengesi: İç mimarlar, yaşam alanlarını estetik açıdan güzelleştirirken aynı zamanda işlevselliği de göz önünde bulundururlar. Mobilya düzenlemesi, renk seçimi, aydınlatma planlaması gibi unsurları bir araya getirerek harmonik ve kullanışlı iç mekanlar yaratırlar.

2.      Profesyonel Bilgi ve Deneyim: İç mimarlar, iç mekan tasarımı konusunda eğitim almış ve tecrübe kazanmış uzmanlardır. Bu nedenle, mekanın boyutları, ışıklandırma, malzeme seçimi gibi detayları profesyonel bir bakış açısıyla ele alırlar.

3.      Teknik Detayların Yönetimi: İç mekan tasarımı sırasında dikkat edilmesi gereken birçok teknik detay vardır. Bu detayların doğru yönetilmesi, mekanın kullanıcıları için güvenli, konforlu ve verimli olmasını sağlar.

4.      Tasarım Sürecinin Yönetimi: İç mimarlar, projenin başlangıcından tamamlanmasına kadar olan süreçte yönetim sağlarlar. Bu süreçte, müşteriyle iletişimde kalarak beklentileri doğru şekilde anlarlar ve tasarımın zamanında ve bütçe dahilinde gerçekleştirilmesini sağlarlar.

5.      Tasarım Trendlerinden Haberdarlık: İç mimarlar, tasarım trendlerini takip ederler ve bu trendleri projeye entegre ederek mekanın modern ve zamanında kalmasını sağlarlar.

6.      Uzmanlık Alanları: İç mimarlar, özellikle iç mekan tasarımı konusunda uzmanlaşmışlardır. Bu nedenle, farklı mekan türleri için özgün çözümler üretebilirler; otel iç tasarımı, ofis iç tasarımı, konut iç tasarımı gibi farklı ihtiyaçlara uygun çözümler sunabilirler.


 ·         En sevdiğiniz mimari türü hangisidir?

o   En sevdiğim mimari türlerden biri modern mimaridir. Modern mimarlık, 20. yüzyılın başlarından itibaren ortaya çıkan ve zamana meydan okuyan minimalist ve fonksiyonel tasarım anlayışını temsil eder. Bu tarz, estetik açıdan sade ve geometrik formları ön plana çıkarırken, teknolojiyle entegre edilen ileri mühendislik çözümlerini de içerir. Modern mimarlık, doğal ışık kullanımı, açık plan düzenlemeler ve sürdürülebilir malzemeler gibi unsurları vurgulayarak çağdaş yaşamın gereksinimlerine cevap verir.

·         Kendinize has tasarım çizginiz veya tarzınız konusunda neler söylemek istersiniz?

o   Kendime has tasarım çizgim, işlevsellik ile estetiği bir araya getiren, sade ve zamanın ötesinde duran tasarımlar oluşturma üzerine odaklanmıştır. Tasarımlarımı oluştururken doğal malzemelerin sıcaklığını ve modern teknolojinin getirdiği imkanları birleştirerek mekanların ruhunu ve kullanıcı ihtiyaçlarını ön planda tutarım. Estetik dengeyi sağlarken, sürdürülebilirlik ilkelerine ve çevresel duyarlılığa da büyük önem veririm. Her proje benim için özgün bir hikaye taşır ve bu hikayeyi mekanın her köşesinde hissettirecek detaylara odaklanırım.

·         Bir mimar olarak size gelen müşterinize hangi soruları sorarsınız?

o   Bir müşteriyle çalışırken, onların beklentilerini ve ihtiyaçlarını anlamak için genellikle şu tür soruları sorarım:

1.      Proje Hedefleri ve Amaçları: Projeden beklentileriniz nelerdir? Bu projeyle neyi başarmak istiyorsunuz?

2.      Mekanın Kullanımı: Bu mekanı nasıl kullanmayı planlıyorsunuz? Hangi aktiviteler için kullanılacak?

3.      Stil ve Tercihler: Hangi tarzı veya estetik özellikleri tercih edersiniz? Daha modern mi, geleneksel mi, minimal mi?

4.      Bütçe ve Zaman Çerçevesi: Proje için belirlediğiniz bütçe nedir? Projenin tamamlanması için bir zaman çerçeveniz var mı?

5.      Özel İhtiyaçlar: Herhangi bir özel gereksinim veya talebiniz var mı? Örneğin, engelli erişimine uygunluk, enerji verimliliği gibi.

6.      Mekanın Kullanıcı Profili: Bu mekanı kimler kullanacak? Kullanıcıların ihtiyaçları ve beklentileri nelerdir?

7.      Çevresel Faktörler: Proje alanıyla ilgili çevresel faktörler veya kısıtlamalar var mı? Örneğin, mevcut binalar, doğal peyzaj, yerel düzenlemeler.

8.      Kişisel Tercihler ve Hayaller: Müşterinin kişisel zevkleri, hayalleri ve projeye dair özel istekleri nelerdir?


·         İstanbul'da deprem riski göz önüne alındığında, gelecekte şehir planlaması ve yapılaşmada hangi stratejilerin benimsenmesi gerektiğini düşünüyorsunuz?

o   İstanbul gibi deprem riski olan bir şehirde şehir planlaması ve yapılaşma stratejileri büyük önem taşır. Bu stratejilerin benimsenmesi gereken bazı temel noktalar şunlar olabilir:

1.      Risk Analizi ve Önlemler: İstanbul'un deprem riski açısından detaylı bir risk analizi yapılmalı ve bu analize dayalı olarak alınması gereken önlemler belirlenmelidir. Yeni yapıların depreme dayanıklı olması için sıkı standartlar ve denetimler sağlanmalıdır.

2.      Yerleşim Planlaması: Yeni yapılaşma ve yerleşim alanları seçilirken, jeolojik ve zemin koşulları dikkate alınmalıdır. Deprem etkilerini minimize etmek için düşük riskli bölgeler tercih edilmeli veya yüksek riskli bölgelerde güçlendirme çalışmaları yapılmalıdır.

3.      Kentsel Dönüşüm: Mevcut yapı stokunun depreme dayanıklı hale getirilmesi veya yenilenmesi için kentsel dönüşüm projeleri desteklenmelidir. Bu süreçte, sakinlerin sosyal ve ekonomik ihtiyaçları da göz önünde bulundurulmalıdır.

4.      Altyapı Geliştirme: Şehrin altyapı sistemleri, deprem sonrası hızlı iyileştirme ve kurtarma operasyonlarına olanak tanıyacak şekilde güçlendirilmelidir. Su, elektrik, ulaşım gibi kritik altyapı sistemleri risk analizine dayalı olarak güçlendirilmeli veya yenilenmelidir.

5.      Toplumsal Farkındalık ve Eğitim: İstanbul'da yaşayan vatandaşlar, deprem riski ve güvenliği konularında eğitilmelidir. Toplumsal farkındalık artırılmalı ve deprem anında nasıl davranılması gerektiği konusunda düzenli eğitimler düzenlenmelidir.


 ·         Bir mimarın mesleki görev ve sorumlulukları nelerdir? Mimarların sosyal sorumlulukları var mıdır?

o   Bir mimarın mesleki görev ve sorumlulukları şunları içerir:

  1. Tasarım ve Planlama: Mimarlar, müşteri ihtiyaçları ve çevresel faktörler göz önünde bulundurarak estetik, fonksiyonel ve teknik olarak uygun yapılar tasarlar ve planlar.
  2. Teknik Çizimler ve Dokümantasyon: Projeler için detaylı teknik çizimler ve dokümantasyon hazırlarlar. Bu dokümanlar, inşaat sürecinde kullanılır ve proje yönetimini kolaylaştırır.
  3. İnşaat Yönetimi ve Denetimi: Yapıların inşası sırasında, teknik spesifikasyonlara uygun olarak inşaat sürecini yönetir ve denetlerler.
  4. İletişim ve İşbirliği: Müşterilerle, mühendislerle, müteahhitlerle ve diğer paydaşlarla etkili iletişim kurar ve işbirliği yaparlar. Proje sürecinde tüm taraflar arasında koordinasyonu sağlarlar.
  5. Sürdürülebilirlik ve Çevresel Bilinç: Tasarımlarında sürdürülebilirlik ilkelerini göz önünde bulundururlar ve çevresel etkileri minimize etmeye çalışırlar.
  6. Yasal ve Etik Uyumluluk: Mesleklerini yasal ve etik standartlara uygun olarak icra ederler. Yerel ve ulusal düzenlemelere, bina kodlarına ve meslek kurallarına riayet ederler.

o   Mimarların sosyal sorumlulukları da vardır. Bu sorumluluklar genellikle şunları içerir:

  • Toplumsal Farkındalık: Mimarlar, toplumun yaşam kalitesini artırmak için çalışır ve yapılarının toplum üzerindeki etkilerini göz önünde bulundururlar.
  • Kültürel ve Tarihi Değerlerin Korunması: Mimarlar, kültürel mirası korumak ve tarihi yapıları restore etmek gibi görevleri üstlenirler.
  • Çevresel Sürdürülebilirlik: Doğal kaynakların korunması ve çevreye duyarlı tasarımlar yaparak sürdürülebilir bir gelecek için katkıda bulunurlar.
  • Toplumsal Eşitlik ve Erişilebilirlik: Yapılarını herkesin kullanabileceği şekilde tasarlar ve toplumsal eşitlik ilkesine uygun projeler geliştirirler.


 ·         Günümüz mimarisinde en önemli trendler ve değişimler sizce nelerdir?

o   Günümüzde mimarlık alanında birçok önemli trend ve değişim gözlemlenmektedir. Bunlardan bazıları şunlardır:

  1. Sürdürülebilirlik ve Yeşil Binalar: Çevresel etkilerin azaltılması ve enerji verimliliğinin artırılması amacıyla sürdürülebilir tasarım ve yeşil bina konseptleri önem kazanmıştır. Yenilenebilir enerji kullanımı, doğal malzemelerin tercih edilmesi ve atık yönetimi gibi unsurlar bu trendin temelini oluşturur.
  2. Teknoloji ve Dijital İnovasyon: BIM (Building Information Modeling) gibi teknolojik gelişmeler, mimarların tasarım süreçlerini daha verimli hale getirmelerine olanak tanırken, 3D yazıcılar ve yapay zeka gibi yenilikler ise inşaat sürecinde ve malzeme seçiminde yeni olanaklar sunmaktadır.
  3. Adaptif Yenileme ve Kentsel Dönüşüm: Mevcut yapıların adapte edilmesi ve kentsel dönüşüm projeleri, sürdürülebilir şehirleşme ve mekansal verimlilik için önemli bir trend haline gelmiştir. Tarihi binaların restorasyonu ve işlevsel hale getirilmesi de bu kapsamda değerlendirilebilir.
  4. Esneklik ve Kullanıcı Odaklı Tasarım: Çok amaçlı kullanım alanları, açık plan düzenlemeler ve modüler tasarım yaklaşımları, kullanıcıların değişen ihtiyaçlarına hızlı bir şekilde cevap verebilecek esneklikte mekanlar yaratılmasını sağlar.
  5. Toplumsal Eşitlik ve Katılımcılık: Mimarlık, toplumun farklı kesimlerinin ihtiyaçlarına cevap verebilmek ve mekanların herkes için erişilebilir olmasını sağlamak adına toplumsal eşitlik ve katılımcılık ilkelerine daha fazla odaklanmaktadır.
  6. Sağlık ve İyi Oluş: Özellikle pandemi sonrası dönemde, mekanların sağlık ve iyilik halini desteklemesi önem kazanmıştır. Doğal aydınlatma, hava kalitesi, yeşil alanlar ve psikolojik etkiler gibi unsurlar bu bağlamda değerlendirilmektedir.


 ·         Kentsel planlama ve modern şehirleşme konusunda ne düşünüyorsunuz? İdeal bir şehir planı sizce nasıl olmalı?

o   Kentsel planlama ve modern şehirleşme, yaşanabilir, sürdürülebilir ve insan odaklı şehirlerin oluşturulması için kritik öneme sahiptir. İdeal bir şehir planı oluşturulurken şu unsurlar göz önünde bulundurulmalıdır:

  1. Sürdürülebilirlik: Şehir planlaması, doğal kaynakların korunmasını ve enerji verimliliğini artırmayı hedeflemelidir. Yeşil alanların korunması, atık yönetimi, su ve enerji tüketiminin optimize edilmesi gibi sürdürülebilirlik ilkeleri ön planda olmalıdır.
  2. Ulaşım ve Erişim: Toplu taşıma sistemlerinin etkin kullanımı ve yaya-dostu tasarımlar, şehir içi hareketliliği kolaylaştırır ve trafik sorunlarını azaltır. Bisiklet yolları, yaya geçitleri ve engelli erişimine uygun düzenlemeler de önemlidir.
  3. Çeşitlilik ve Katılım: Şehir planlaması, farklı sosyo-ekonomik grupların ihtiyaçlarına ve kültürel çeşitliliğe duyarlı olmalıdır. Herkesin katılımını teşvik eden açık ve erişilebilir kamusal alanlar önem kazanır.
  4. Doğal ve Yapay Mekanlar: Yeşil alanlar, parklar, rekreasyon alanları ve su yolları gibi doğal mekanlar şehrin yaşam kalitesini artırır. Aynı zamanda, mimari ve kentsel tasarımın estetik açıdan çekici olması da önemlidir.
  5. Acil Durum ve Güvenlik: Şehir planlaması, doğal afetlere karşı dirençli olmalı ve acil durum müdahale sistemlerini içermelidir. Aynı zamanda, su, elektrik ve iletişim gibi kritik altyapı sistemlerinin güvenliği sağlanmalıdır.
  6. Ekonomik Sürdürülebilirlik: Şehir planlaması, ekonomik büyümeyi desteklerken sosyal eşitsizlikleri azaltacak politikaları da içermelidir. Yeni iş alanları yaratılması, konut çeşitliliği ve yerel işletmelerin desteklenmesi bu kapsamda değerlendirilebilir.


 ·         Mimari tasarımlarda kültürel ve tarihi unsurların korunması ne kadar önemli? Bu dengeyi nasıl sağlıyorsunuz?

o   Mimari tasarımlarda kültürel ve tarihi unsurların korunması büyük önem taşır çünkü bu unsurlar, bir toplumun kimliğini ve geçmişini yansıtan önemli miraslardır. Bu dengeyi sağlamak için şu yöntemlere başvuruyorum:

  1. Araştırma ve Değerlendirme: Her proje öncesinde, mevcut kültürel ve tarihi mirasların detaylı bir şekilde araştırılması ve değerlendirilmesi yapılır. Böylece, tasarım sürecinde bu unsurların nasıl korunabileceği veya entegre edilebileceği belirlenir.
  2. Restorasyon ve Yenileme: Tarihi binalar veya sit alanları için restorasyon projeleri geliştirilirken, orijinal mimari özelliklerin korunması ve onarımının yapılması önceliklidir. Geleneksel yapı tekniklerinin ve malzemelerin kullanımı, yapıların geçmişteki kimliğini korumak için önemlidir.
  3. Adaptif Yenileme: Mevcut tarihi binaların işlevsel hale getirilmesi ve modern ihtiyaçlara cevap verebilecek şekilde adapte edilmesi için adaptif yenileme projeleri geliştirilir. Bu, binaların yaşamın içindeki önemini korumasını ve sürdürülebilir şekilde kullanılmasını sağlar.
  4. Duyarlılık ve Yaratıcılık: Kültürel ve tarihi unsurlarla çalışırken, duyarlılık ve yaratıcılık ön planda tutulur. Bu unsurların modern tasarım anlayışıyla nasıl entegre edilebileceği veya vurgulanabileceği üzerine çözümler üretilir.
  5. Toplumsal Katılım: Proje sürecinde toplumun ve yerel halkın katılımı teşvik edilir. Bu, kültürel ve tarihi mirasın korunması konusunda ortak bir anlayışın oluşturulmasına yardımcı olur ve tasarımın toplum tarafından benimsenmesini sağlar.


·         Günümüzde herkesin gündeminde olan bir konu olan yapay zekanın mesleğinizi nasıl etkileyeceğinizi düşünüyorsunuz? 

o   Yapay zeka, mimarlık mesleğini birçok açıdan etkileyebilecek büyük potansiyele sahip bir teknolojidir. İşte yapay zekanın mimarlık üzerindeki olası etkilerinden bazıları:

  1. Tasarım Süreci ve Optimizasyon: Yapay zeka, mimarların tasarım sürecinde veri analizi ve hesaplama kapasitesini artırarak karmaşık problemleri daha hızlı çözmelerine yardımcı olabilir. Örneğin, BIM (Building Information Modeling) sistemleri üzerinde yapay zeka algoritmaları kullanılarak tasarım optimizasyonu yapılabilir.
  2. Müşteri İhtiyaçları ve Analiz: Yapay zeka, müşteri ihtiyaçlarını analiz etmek ve bu ihtiyaçlara uygun tasarımlar önermek için kullanılabilir. Müşteri geri bildirimlerini analiz ederek tasarım sürecinde daha kişiselleştirilmiş çözümler üretebilir.
  3. Proje Yönetimi ve İnşaat Süreci: Yapay zeka, proje yönetimi süreçlerinde veri analizi yaparak kaynak yönetimi, zaman planlaması ve maliyet kontrolü gibi alanlarda iyileştirmeler sağlayabilir. Ayrıca inşaat sürecinde, yapay zeka destekli robotlar ve 3D yazıcılar gibi teknolojiler kullanılarak inşaatın daha verimli ve doğru bir şekilde gerçekleştirilmesi mümkün olabilir.
  4. Sürdürülebilirlik ve Enerji Verimliliği: Yapay zeka, binaların enerji tüketimini analiz ederek daha enerji verimli tasarımlar önerilebilir. Aynı zamanda sürdürülebilir malzeme seçiminde de yapay zeka destekli karar verme süreçleri kullanılabilir.
  5. Kullanıcı Deneyimi ve Simülasyon: Yapay zeka, kullanıcı deneyimi simülasyonları yaparak mekanların kullanıcıya nasıl hissettireceği konusunda tasarımcılara önemli geri bildirimler sağlayabilir. Bu, mekanların ergonomik ve duygusal etkilerini önceden değerlendirme imkanı tanır.


·         Mimarlık alanında gelecekte ne gibi yenilikler ve değişimler bekliyorsunuz?

o   Mimarlık alanında gelecekte birçok yenilik ve değişim öngörülebilir. İşte bunlardan bazıları:

  1. Yapay Zeka ve Dijital Teknolojilerin Entegrasyonu: Yapay zeka, büyük veri analizi, makine öğrenimi ve BIM gibi dijital teknolojilerin mimarlık süreçlerine daha fazla entegre edilmesi bekleniyor. Bu, tasarım süreçlerinin daha verimli ve optimize edilmiş olmasını sağlayacak.
  2. Akıllı Binalar ve IoT: Internet of Things (IoT) teknolojilerinin yaygınlaşması ile birlikte, akıllı binalar ve bağlantılı mekanlar mimarlıkta önemli bir yer tutacak. Bu binalar, enerji verimliliği, kullanıcı konforu ve güvenlik gibi faktörlerde önemli iyileştirmeler sağlayacak.
  3. Sürdürülebilirlik ve Yeşil Mimarlık: Küresel iklim değişikliği ve sürdürülebilirlik baskılarıyla birlikte, yeşil bina tasarımı ve çevresel etkilerin azaltılması giderek daha fazla önem kazanacak. Doğal malzemelerin kullanımı, enerji üretimi ve atık yönetimi gibi konular öne çıkacak.
  4. Adaptif Yenileme ve Kentsel Dönüşüm: Mevcut yapı stokunun değerlendirilmesi ve yeniden kullanımı, kentsel dönüşüm projelerini destekleyecek. Bu projeler, tarihi binaların korunması ve modern ihtiyaçlara uygun hale getirilmesi için önemli olacak.
  5. Modüler ve Esnek Tasarım Yaklaşımları: Değişen ihtiyaçlara ve ekonomik koşullara cevap verebilecek modüler ve esnek tasarım yaklaşımları yaygınlaşacak. Bu, yapıların kolayca adapte edilmesini ve yeniden yapılandırılmasını sağlayacak.
  6. Bütünleşik Kentsel Planlama: Şehir planlaması süreçlerinde bütüncül ve çok disiplinli yaklaşımların benimsenmesi, şehirlerin daha sürdürülebilir ve yaşanabilir olmasını sağlayacak. Ulaşım, konut, ticaret ve yeşil alanların entegrasyonu önem kazanacak.


 ·         Kendi kariyerinizde ve projelerinizde gelecekte ulaşmak istediğiniz hedefler nelerdir?

o   Mimarlık kariyerimde ve projelerimde gelecekte ulaşmak istediğim hedefler şunlar olabilir:

  1. Sürdürülebilirlik Odaklı Projeler: Gelecekte daha fazla sürdürülebilirlik odaklı projeye imza atmak istiyorum. Bu projelerde yenilikçi yeşil teknolojileri ve doğal malzemeleri kullanarak çevresel etkiyi minimize etmeyi hedefliyorum.
  2. Toplumsal Etki Yaratan Projeler: Mimarlık projelerimde toplumsal etki yaratmaya odaklanmak istiyorum. Özellikle dezavantajlı gruplar için erişilebilir konut projeleri veya eğitim alanında mimari çözümler geliştirmek benim için önemli.
  3. Uluslararası İşbirlikleri ve Projeler: Uluslararası düzeyde işbirlikleri yaparak farklı kültürel bağlamlarda mimari projelere katkıda bulunmayı hedefliyorum. Farklı coğrafyalarda yaşayan insanların ihtiyaçlarına cevap verecek küresel ölçekte projeler geliştirmek istiyorum.
  4. Teknolojiyle Entegre Tasarım Yaklaşımları: Gelecekte yapay zeka, BIM ve diğer dijital teknolojileri daha etkin kullanarak tasarım süreçlerini iyileştirmek ve inşaat sürecini optimize etmek istiyorum. Bu sayede daha verimli ve ölçeklenebilir projeler gerçekleştirmeyi planlıyorum.
  5. Eğitim ve Mentorluk: Mimarlık alanında genç meslektaşlara mentorluk yaparak ve eğitim programlarına katkı sağlayarak sektördeki bilgi birikimimi ve deneyimimi paylaşmayı hedefliyorum. Gelecek nesillerin daha iyi eğitim almasına katkıda bulunmak benim için önemli bir misyon.


 ·         Mimarlık öğrencilerine ve bu alanda kariyer yapmak isteyenlere hangi tavsiyelerde bulunursunuz?

o   Mimarlık öğrencileri ve bu alanda kariyer yapmak isteyenlere şu tavsiyelerde bulunabilirim:

  1. Tasarım Yeteneğinizi Geliştirin: Mimarlık, yaratıcılığı ve estetik anlayışı gerektiren bir meslektir. Tasarım yeteneğinizi geliştirmek için sürekli olarak çizim yapın, modellemeler yapın ve farklı tasarım yaklaşımlarını deneyin.
  2. Teknolojiye Hakim Olun: Mimarlıkta dijital araçlar ve yazılımlar önemli bir yer tutar. BIM (Building Information Modeling), 3D modelleme yazılımları, görselleştirme araçları gibi teknolojileri öğrenin ve etkin bir şekilde kullanmayı öğrenin.
  3. Mimarlık Tarihini ve Teorisini Öğrenin: Mimarlık, geçmişten gelen birçok mirası ve teorik temelleri içerir. Mimarlık tarihini ve teorisini öğrenmek, tasarımlarınızı zenginleştirecek ve geçmişten gelecek projelere yansıtabileceğiniz bir bakış açısı kazandıracaktır.
  4. Pratik Deneyim Kazanın: Staj yaparak veya projelerde yer alarak pratik deneyim kazanın. Gerçek dünya projelerinde çalışarak mesleki becerilerinizi ve problem çözme yeteneklerinizi geliştirin.
  5. Sürdürülebilirlik ve Yeşil Mimarlık: Geleceğin mimarları olarak sürdürülebilirlik ilkelerine hakim olun. Yeşil bina tasarımı, enerji verimliliği, doğal malzemelerin kullanımı gibi konular üzerinde bilgi sahibi olun ve bu alanlarda projeler geliştirmeye özen gösterin.
  6. İletişim Becerilerinizi Geliştirin: Mimarlık projeleri genellikle ekip çalışmasını gerektirir. İyi iletişim kurma, sunum yapma ve müşteri ile etkili iletişim kurabilme becerilerini geliştirin.
  7. Sektörü Takip Edin: Mimarlık alanındaki gelişmeleri takip edin. Yeni teknolojiler, trendler ve tasarım yaklaşımları hakkında bilgi sahibi olun. Bu, profesyonel olarak rekabet avantajı sağlayabilir.
  8. Sürekli Kendinizi Geliştirin: Mimarlık sürekli değişen bir alan olduğu için öğrenmeye ve kendinizi geliştirmeye devam etmelisiniz. Seminerlere katılın, kurslar alın ve meslektaşlarınızla deneyimlerinizi paylaşın.


 

Seçilmişlik Mitinden Evrensel Sisteme: Gezen Projeleri ve Yeni Bir Medeniyet Modeli

 Dünya, uzun süredir bir "seçilmişler" sistematiği üzerinden yönetiliyor. İsrail, kendisini Tanrı’nın seçilmiş kavmi; Amerika is...